Single Blog

Bir İnsanı Sevmekle Başlayacak Her Şey

“Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey!” Bu şarkı sözü sizi Zülfü Livaneli’nin Efes Antik Tiyatrosu’nda Mikis Thedorakis, Joan Baez, Maria Farandouri’yle verdiği o muhteşem barış ve dostluk konserlerine götürdüyse; en az benim yaşlarımdasınız demektir. Günümüz gençlerinin o şarkıları hep bir ağızdan saatlerce söylediğimiz olağanüstü büyülü atmosferi yaşamasını çok isterdim. Zülfü Livaneli’nin Sait Faik ve Dostoyevski’ye selam çaktığı bu şarkısı ve nicelerine binlerce kişi eşlik ederdik. Nice çağlara şahitlik etmiş dolunayın altında bir olmak ne güzeldi. Bunları hatırlamak bile mutlu etmeye yetiyor insanı.

 

Ada

 

Bir kıyıdan baktım dünyaya
Ellerimde tuz avucumda sedef
Bir mavilik bir açıklık
Özgürlük hasreti
Yüreğime vuruyor
Nerede nerede insanlar

Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey

0 üzüntü birden gelir
Yağmurlu havalarda
Yeniden kurarım dünyayı ben
Kederlerle
Kimseler aşık değil mi bu şehirde

Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey

Hava martılar ışıklı şehir
Sarhoş ediyor beni yosun kokusu
Hilesiz kucaklamak istiyorum
Dünyayı şehri ve seni

Dünyayı güzellik kurtaracak
Bir insanı sevmekle başlayacak her şey

Zülfü Livaneli

 

 

Bu sabah bu dizeler dilime dolandı. Tonlarca olumsuzluk çevremizi sarmışken ne kadar umut dolu! Mümkün olması umudunu taşıyor. Ne güzel bir kelime mümkün! Olabilmesi  için önce müsait olmak gerekiyor. Müsaitlik öyle zengin bir kavram ki!

  • Sevmeye müsait olmak
  • Kendini sevmeye müsait olmak
  • Başkalarını sevmeye müsait olmak
  • İnsanları sevmeye müsait olmak
  • Dünyayı sevmeye müsait olmak

Bütün bunlara ulaşmak için de önce izin vermek lazım. Neye mi?

  • Sevginin var olduğunu kabul etmeye
  • Kendini sevebileceğine
  • Başkalarını sevebileceğine
  • İnsanları sevebileceğine
  • Dünyayı sevebileceğini kabul etmeye izin vermeli.

Sonra? Serbest bırakmalı. Neyi? Sevmeyi engelleyen her şeyi…

  • Öfkeyi
  • Nefreti
  • İntikamı
  • Kızgınlığı

Peki sonra? Bütün bunları yük olarak sırtında taşımanın kazanımlarını. Ne?  Kazanımı mı olur, ne saçma? Neden taşıyorsun o zaman sırtında? Hayatına bir bak bakalım. Ne kadarını yukarıdakileri yüklenerek geçirdin? Bir bu kadar daha zamanın olsa böyle mi yaşamak istersin? Livaneli bir insanı sevmekle başlar demiş ya, katılıyorum. Ama o insan kim biliyor musunuz? Kendimiz! Kendimizi sevdiğimizde kalp çakramızda bir açılım olur. Yani, bu ne demek? Einstein’ın hep örnek verdiğim “Enerji kaynağına döner” yaklaşımı var ya; işte onu düşünün. Siz nasıl bir enerji  yayarsanız onu deneyimliyorsunuz. O enerji aynı frekanstakilerle birleştiği için de en az üç misli büyüyerek size dönüyor. Yani, siz kendinizi sevmeye başladığınızda sevgi enerjisiyle eşleşmiş oluyorsunuz. Dünyayı, insanları, diğerlerini sevmeye başlıyorsunuz. Kadınlara zarar veren, hayvanlara zarar veren, bindiği otobüse, hizmet aldığı hastaneye, alışveriş yaptığı markete zaran verenlere bir bakın! Hepsi öfke, nefret ve sevgisizlik enerjisi taşıyor. Haber veya o mağduriyet  programlarını seyrettiğinizde bu kişilerin geçmişinde terkedilme, yalnızlık, değersizlik dolu anılar olduğunu fark edeceksiniz. Bütün bunlar yıllar içinde biriktikçe, başka bir şeye şahit olamadıkları için negatif davranış onların tek ezberleri haline gelmiş. Beyin neyi tekrarlarsa onda ustalaşıyor.

Haydi o zaman kendimizi olumsuzda yakaladığımızda, gerçeğimizi tekrar yaratalım. Enerjiyi değiştirelim. Zihinden çıkıp beynimizle kalbimiz arasındaki yolu aktive edelim. Kalbimizle temas kurup, fark edip, dönüştürüp dönüşelim! Kendimizi sevmekle başlayacak her şey!

Theta Healing® ve Theta Healer® THINK 'in tescilli markalarıdır. www.thetahealing.com © Copyright 2017